“Maltepe’de Şayeste Kadınefendi Mektebi-Birinci Seneye Mahsus” adıyla 1913’te yayımlanan bir broşürde o yılların Maltepe’si şöyle anlatılmaktadır:
“Kartal kazasına tabi kadim (eski) bir karyedir (köydür). Haydarpaşa’dan on dört kilometre mesafede altıncı istasyondur. Asıl karye sahil kenarında tesis edilmiştir.
Sayfiyeler Ayazma ve Başıbüyük yollarıyla Bağdat Caddesi ve hatboyu tarafeynindedir (iki yanındadır). Karye, sahil kenarında ve cenuba müteveccih (güneye dönük) olduğundan İstanbul’a nisbeten derece-i harereti (sıcaklık derecesi) farklıdır. Toprağının kuvve-i inbatiyesi (verimliliği) mükemmeldir. Vaktiyle etraf ve civarı kamilen (bütünüyle) bağlık idi. Ahalisi ekseriyetle ziraatle meşguldür. Mevcut bostanlarda sebzevat ve tarlalarda bamye domates ve hububat yetiştirilmektedir. Karyede bir camii şerif mevcut olup şeyhülislam merhum Feyzullah Efendi tarafından 1142 (1729) tarihinde bina ettirilmiştir. Merhum Kayışdagı’ndan karyeye ma-ı leziz (tatlı su) dahi isal ettirmiştir (getirtmiştir.) Muahharen (sonradan) su yolları tamir edilerek çeşmelerin adedi tezyid kılınmıştır (arttırılmıştır). İki kilise ile mükemmel bir Rum mektebi mevcuttur.
“İstanbul’umuzun en güzel mevakiinden (yerlerinden) birisini teşkil eden Adalar’ın karşısında ve en yakın bir mesafede karyemizin bulunması köyümüze ayrıca bir kıymet bahşetmektedir. Yazın Adalar’la Maltepe arasında günde beş, altı defa vapur işlemektedir. Karyede müteaddit fırınlar, bakkal dükkanları, gazinolar mevcuttur. Deniz kenarının kumlu ve sığ bulunması hasebiyle, deniz hamamlarıyla ve sıcak hamamı ve hatta suyu ile maruftur. Maltepe suyu kayıklarla daima Ada’ya nakledilmekte olduğundan Adalar’ın su ihtiyacını bertaraf kılmaktadır. Karyemiz sayfiyeleriyle birlikte takriben dört yüz hanelidir.”
Aynı broşürde köyün nüfusu toplam 2386 olarak verilmekte, İslam ve Rum nüfus ayrı ayrı anılmaktadır. Verilen sayılara göre Türklerle Rumların nüfusu birbirine yakındır. Yine broşürde “etfal-i müsliminin” (müslüman çocuklarının) mektep ihtiyacından söz edilmekte, bunun için başlatılan girişimler anlatılmaktadır.
Gerçekten de 16 Eylül 1906 tarihli bir irade-i seniye, yani padişah buyruğuyla Maltepe’de bir Rum etfal Mektebi açılmıştır. Ama müslüman nüfusunun çocuklarının okuyacağı bir okul yoktur. Feyzullah Efendi’nin yaptırdığı caminin avlusundaki iki odadan oluşan okul bir mahalle mektebi niteliğinde olup ihtiyacı karşılamaktadır. Bu durum Maltepe’deki eşrafı ve Maltepe’ye yerleşmiş devlet görevlilerini harekete geçirir. Önce Uhuvvet-i Osmaniye adlı bir cemiyet kurulur ve çalışmalara başlanır (1910). 0 sıralar miralay rütbesi taşıyan Süreyya (İlmen) Paşa’nın başvurusu üzerine padişah Abdülmecit, azadettigi cariyesi Cezbidil Kalfa’nm oturduğu, onun ölümüyle kendisine geçen ahşap evi okul yapılması için bağışlar. Yine Süreyya Paşa’nm masrafı üstlenmesiyle baytar kolagalıgından emekli Selahattin Bey gerekli onarımı yaptırır. Sonunda 1 Nisan 1328/14 Nisan 1912 padişahın isteği üzerine Şayestekadınefendi adı verilen ilkokul öğrenime açılır. Padişah Abdülmecit’in beşinci karısı olan ve 11 Şubat 1912 de ölen Şayeste hanım’ın adının verildiği bu okul, Lozan
Antlaşması gereğince Rumların Yunanistan’daki Türklerle mübadele edilmesi üzerine boşalan bitişiğindeki Rum Okulu’nun kargir binasına taşınmış, adı Maltepe Birinci ilkokul olarak değiştirilmiş, ahşap bina ise yıkılarak okul bahçesine eklenmiştir. (1949’da yeniden Şayestekadın adı verilen okulun binası bugün Pratik Kız Sanat Okulu olarak kullanılmaktadır.)
Narlı Çiftliği adıyla bilinen, bugünkü Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları Merkezi’nin bulunduğu yöreyi 1902’de satın alan Süreyyapaşa’nın da Maltepe’nin gelişmesine önemli katkıları olmuştur.
Serasker Mehmet Rıza Paşa’nın oğlu olan Süreyya Bey, Harp Akademesi’ni bitirdikten sonra Genelkurmay Başkanlığı’nda çalışmış, genç yaşta paşalığa getirilmiş, Türk Hava Kuvvetleri’nin kuruluşuna emeği geçmiştir. Süreyya Paşa’nm (1874-1955) adı başta eğitim olmak üzere sağlık, spor, musiki gibi çeşitli alanlarda ve Kadıköy’le Üsküdar’ın bayındırlık işlerinde yaptığı hizmetlerle anılır. Onun Maltepe’yle ilgili çalışmaları arasında Maltepe Maarif Encümeni Reisliği önemli bir yer tutar. Maltepe’de yukarıda sözü edilen Şayestekadm adlı ilk Türk okulundan sonra 1920’de ikinci bir ilkokulun açılmasına da öncülük etmiş, özellikle Baytar Selahattin Bey’in çalışmaları ve Maltepelilerin yardımlarıyla gerçekleştirilen yeni bir binada ikinci okul öğretime başlamıştır.
Narlı Çiftliği’ni satın alan Süreyya Paşa, modern bir çiftlik kurmak amacıyla Narlıdere üzerinde önce küçük, sonra da büyük bir bend yaptırmıştır. Büyük havuzun yapılışı da bu yıllardadır. Ayrıca Nafia Nezareti’nce Süreyya Paşa’nın girişimi sonucu Maltepe yolunun onarılarak Büyükbakkalköy’e bağlanması ve Alemdağı yolunun açılması çalışmaları başlatılmıştır. Yine Süreyya Paşa’nm hizmetleri arasında Başıbüyük’teki Hacımehmetbey camiinin onarımı ile bir okulun inşası, Maltepe’de açılan yeni sokakların kaldırımlarının yaptırılması gibi çalışmalar sayılabilir.
Süreyya Paşa, Cumhuriyet dönemininde de Süreyya plajını yaptıracaktır.